Hürkerim Küçükusta
Köşe Yazarı
Hürkerim Küçükusta
 

Çözüm bulunmalı..

İnanılır gibi değil! 2024 yılına adım adım ilerlerken, vatandaşın cebini yakacak zamların ardı arkası kesilmiyor. Enerji fiyatlarındaki astronomik artışlar can sıkmaya devam ederken, bir de bakıyorsunuz ki temel gıda maddelerinden tutun, ulaşıma, sağlık hizmetlerinden eğitime her şeyin ücreti tavan yapmış! Enflasyon canavarı her köşede cebimizi boşaltmaya hazır bekliyor. Hayat pahalılığının bu kadar yüksek seyrettiği bir ortamda, vatandaşın alım gücü her geçen gün eriyor. Duracak gibi değil! Elektrik ve doğalgaz faturaları yılbaşından bu yana adeta cüzdanları yakıp kül ediyor, zamlarla birlikte halkın faturası kabarık bir yükle baş başa kalıyor. Gıda ürünlerindeki fiyat artışları ise sofraların vazgeçilmezlerini lüks kategorisine sokuyor. Market rafları adeta yangın yerine dönmüş durumda; et, süt, ekmek derken vatandaşın temel ihtiyaç listesi kabarık bir hesap makinesine dönüşmüş vaziyette. Ulaştırmada yapılan zamlar komik olacak seviyede artık. Toplu taşıma araçlarından özel taşıta, her geçen gün bir yeni zam haberiyle karşılaşmıyoruz desek yalan olur. Adım başı vergiler, ek ücretler derken, çalışanlar işe gitmek için servet ödemek zorunda kalıyor. Özel araç sahipleri içinse akaryakıt zamları, ceplerindeki son kuruşları da almaya kararlı. İçimiz yanıyor! Eğitim ve sağlık alanındaki zamlar ise ayrı bir vicdan sızlatıcı! Ekonomik turbulanslarla mücadele eden ailelerin bir de eğitim giderleri ve sağlık masraflarındaki artışlarla uğraşıyor oluşu son damlası olabiliyor. Bu gidişle lüks ve konfor kavramları sadece sözlüklerde yer alacak, gerçek hayattan tamamen silinecek gibi görünüyor. Hal böyle olunca halkın isyanı da bir o kadar büyüyebiliyor,Artık her zam haberi, sönen umutların ve sinir katsayısının artışını işaret ediyor. Bu duruma bir an önce çözüm bulması, ekonomiyi canlandıracak politikalar üretmesi ve halkın yaşam standartlarını düzeltmesi zaruri bir hal almış durumda. Zira vatandaşın zamlara karşı sabrı tükenmek üzere! Paramız her geçen gün eriyor Her yeni gün, cebimizdeki paranın değeri biraz daha kayboluyor gibi hissediyoruz. Enflasyonun acımasız dalgaları, biriktirdiklerimizin alım gücünü sürekli azaltıyor. İnsanın içini yanık bir öfkeyle dolduran bu durum, emeğimizin karşılığını adeta gözler önünde buharlaştırıyor. Geleceğe dair planlarımız paramızın sönüp giden ışığı altında gölgelenirken, ekonominin zorlu şartlarına her gün bir yenisi ekleniyor. Günbegün kazancımızın erimesi, sadece cüzdanımızı değil, moralimizi de yıpratıyor. Çözüm bulunmalı Artık yeter! Her geçen gün daha da derinleşen bu sorunlara karşı artık etkili ve somut adımların atılması zaruri bir hal aldı. Biriken sorun yığınına kayıtsız kalmak, aynı hataları tekrar tekrar yapmak nedir? Toplumun her kesimi bu krizden nasibini alırken, çözüm üretilmesi adeta hayati bir mesele haline geldi. Kimsenin artık klişe laflarla, geçiştirme sözlerle zaman kaybetme lüksü yok! Şu an alınacak keskin kararlar, atılacak ciddi adımlar, krizin etkilerini minimize edebilecek ve hepimizin beklediği o dönüşümü sağlayacak tek yol. Eylem zamanı çoktan geldi de geçiyor dahi. Krize çözüm bulmak bir an önce şarttır! Umut ediyoruz.. Çığlık olarak yankılanıyor Ekonomik kriz, insanların günlük yaşamlarını karartıyor. Zorluklarla dolu bu dönemde, geçim derdi ağır bir yük haline gelmiş durumda. Pazarın ve süpermarketlerin reyonları, yüksek fiyat etiketlerinin pençesinde adeta çığlık atıyor. Faturalar, maaş zarflarını yutuyor, ki bu durum insanların sabrını taşırmakta. Halk, para yetiştiremediği için sinir küpüne dönmüş durumda. Evde hesaplar, iş yerinde endişeler... Serbest piyasa ekonomisinden beklentiler karşılanmıyor, insanlar yaprak dökümü gibi mutsuzluğa kapılıyor. Açıkçası, hüzün ve öfke, el ele, günlük hayatın bütün yönlerine sızmış durumda. "Geçinemiyoruz!" çığlığı, sokaklardan sosyal medyaya, her yerde yükselebiliyor. Toplumun her kesiminden duyulan bu isyan, derinden hissedilen bir çığlık olarak yankılanıyor. Sevgilerimle      
Ekleme Tarihi: 07 Temmuz 2024 - Pazar
Hürkerim Küçükusta

Çözüm bulunmalı..

İnanılır gibi değil! 2024 yılına adım adım ilerlerken, vatandaşın cebini yakacak zamların ardı arkası kesilmiyor. Enerji fiyatlarındaki astronomik artışlar can sıkmaya devam ederken, bir de bakıyorsunuz ki temel gıda maddelerinden tutun, ulaşıma, sağlık hizmetlerinden eğitime her şeyin ücreti tavan yapmış! Enflasyon canavarı her köşede cebimizi boşaltmaya hazır bekliyor. Hayat pahalılığının bu kadar yüksek seyrettiği bir ortamda, vatandaşın alım gücü her geçen gün eriyor. Duracak gibi değil!

Elektrik ve doğalgaz faturaları yılbaşından bu yana adeta cüzdanları yakıp kül ediyor, zamlarla birlikte halkın faturası kabarık bir yükle baş başa kalıyor. Gıda ürünlerindeki fiyat artışları ise sofraların vazgeçilmezlerini lüks kategorisine sokuyor. Market rafları adeta yangın yerine dönmüş durumda; et, süt, ekmek derken vatandaşın temel ihtiyaç listesi kabarık bir hesap makinesine dönüşmüş vaziyette.

Ulaştırmada yapılan zamlar komik olacak seviyede artık. Toplu taşıma araçlarından özel taşıta, her geçen gün bir yeni zam haberiyle karşılaşmıyoruz desek yalan olur. Adım başı vergiler, ek ücretler derken, çalışanlar işe gitmek için servet ödemek zorunda kalıyor. Özel araç sahipleri içinse akaryakıt zamları, ceplerindeki son kuruşları da almaya kararlı. İçimiz yanıyor!

Eğitim ve sağlık alanındaki zamlar ise ayrı bir vicdan sızlatıcı! Ekonomik turbulanslarla mücadele eden ailelerin bir de eğitim giderleri ve sağlık masraflarındaki artışlarla uğraşıyor oluşu son damlası olabiliyor.

Bu gidişle lüks ve konfor kavramları sadece sözlüklerde yer alacak, gerçek hayattan tamamen silinecek gibi görünüyor. Hal böyle olunca halkın isyanı da bir o kadar büyüyebiliyor,Artık her zam haberi, sönen umutların ve sinir katsayısının artışını işaret ediyor. Bu duruma bir an önce çözüm bulması, ekonomiyi canlandıracak politikalar üretmesi ve halkın yaşam standartlarını düzeltmesi zaruri bir hal almış durumda. Zira vatandaşın zamlara karşı sabrı tükenmek üzere!

Paramız her geçen gün eriyor

Her yeni gün, cebimizdeki paranın değeri biraz daha kayboluyor gibi hissediyoruz. Enflasyonun acımasız dalgaları, biriktirdiklerimizin alım gücünü sürekli azaltıyor. İnsanın içini yanık bir öfkeyle dolduran bu durum, emeğimizin karşılığını adeta gözler önünde buharlaştırıyor. Geleceğe dair planlarımız paramızın sönüp giden ışığı altında gölgelenirken, ekonominin zorlu şartlarına her gün bir yenisi ekleniyor. Günbegün kazancımızın erimesi, sadece cüzdanımızı değil, moralimizi de yıpratıyor.

Çözüm bulunmalı

Artık yeter! Her geçen gün daha da derinleşen bu sorunlara karşı artık etkili ve somut adımların atılması zaruri bir hal aldı. Biriken sorun yığınına kayıtsız kalmak, aynı hataları tekrar tekrar yapmak nedir? Toplumun her kesimi bu krizden nasibini alırken, çözüm üretilmesi adeta hayati bir mesele haline geldi. Kimsenin artık klişe laflarla, geçiştirme sözlerle zaman kaybetme lüksü yok! Şu an alınacak keskin kararlar, atılacak ciddi adımlar, krizin etkilerini minimize edebilecek ve hepimizin beklediği o dönüşümü sağlayacak tek yol. Eylem zamanı çoktan geldi de geçiyor dahi. Krize çözüm bulmak bir an önce şarttır! Umut ediyoruz..

Çığlık olarak yankılanıyor

Ekonomik kriz, insanların günlük yaşamlarını karartıyor. Zorluklarla dolu bu dönemde, geçim derdi ağır bir yük haline gelmiş durumda. Pazarın ve süpermarketlerin reyonları, yüksek fiyat etiketlerinin pençesinde adeta çığlık atıyor. Faturalar, maaş zarflarını yutuyor, ki bu durum insanların sabrını taşırmakta. Halk, para yetiştiremediği için sinir küpüne dönmüş durumda. Evde hesaplar, iş yerinde endişeler... Serbest piyasa ekonomisinden beklentiler karşılanmıyor, insanlar yaprak dökümü gibi mutsuzluğa kapılıyor. Açıkçası, hüzün ve öfke, el ele, günlük hayatın bütün yönlerine sızmış durumda. "Geçinemiyoruz!" çığlığı, sokaklardan sosyal medyaya, her yerde yükselebiliyor. Toplumun her kesiminden duyulan bu isyan, derinden hissedilen bir çığlık olarak yankılanıyor.

Sevgilerimle
 

 

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (1)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve duzcehurhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Cem
(07.07.2024 23:45 - #223)
HALA ÇÖZÜM MÜ ARIYORSUNUZ ? DAHA DÜN BİR KÖY DAHA MAHALLE OLDU. ÇOMAK DİKSENİZ YEŞEREN BU TOPRAKLAR YOK EDİLİYOR. SUYUMUZ KORUMASIZ ORMANLARIMIZ TALAN EDİLİYOR. MEZARLIKTAKİ ŞAHSİ KABRİSTANDAKİ AĞAÇLAR BİLE KESİLDİ. HALA NE SORUYORSUNUZ ???
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve duzcehurhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.